Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Yeşilköy’deki Mor Efrem Süryani Kadim Ortodoks Kilisesi’nin resmi açılış töreninde konuştu.
Erdoğan, dünyanın pek çok yerinde acılar, zulümler, haksızlıklar, çatışmalar yaşanırken burada sergilenen hoşgörü tablosunu çok anlamlı ve değerli bulduğunu kaydetti.
Türkiye’nin farklı kültürleri ve inanç mensuplarını asırlar boyunca barış içinde yaşatmış örnek bir birikime sahip olduğunu söyleyen Erdoğan, insanı, yaratılmışların en şereflisi gören İslam inancının, her zaman adil olmayı ve hakkaniyetle davranmayı emrettiğini vurguladı.
Aynı şekilde medeniyetlerinde mazlumun da zalimin de kimliğine bakılmadığını belirten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Musevisi ve Hristiyanı ile Türkiye’deki tüm cemaatlerin bu konuda kararlı bir tavır takındığını görmekten memnuniyet duyduğunu ifade eden Erdoğan, İstanbul Süryani Kadim Vakfına Kur’an-ı Kerim’i ve Müslümanları hedef alan nefret suçları karşısında verdikleri tepki için teşekkür etti.
‘Müslümanların ve Hristiyanların Kudüs üzerindeki hakları ihlal edilmiştir’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, üç semavi dinin de mukaddes beldesi olan Kudüs-i Şerif’in herkes için öneminin, anlamının, değeri ve yerinin tartışılmaz olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
‘Başkenti Kudüs olan bir Filistin Devleti’nin hayata geçirilmesi artık ertelenemez bir ihtiyaçtır’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Filistin-İsrail sorununa ilişkin, “1967 sınırları temelinde bağımsız ve coğrafi bütünlüğü haiz, başkenti (Doğu) Kudüs olan bir Filistin Devleti’nin hayata geçirilmesi artık ertelenemez bir ihtiyaçtır.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yeşilköy’deki Mor Efrem Süryani Kadim Ortodoks Kilisesi’nin açılış törenindeki konuşmasında, Filistin ile İsrail arasında yaşanan olaylara değindi.
Bu noktada her zaman ifade ettikleri gibi iki devletli çözüm perspektifinin muhafazasının son derece önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, “1967 sınırları temelinde bağımsız ve coğrafi bütünlüğü haiz, başkenti (Doğu) Kudüs olan bir Filistin Devleti’nin hayata geçirilmesi artık ertelenemez bir ihtiyaçtır.” diye konuştu.
Kudüs’ü zaman ve mekan olarak bölme gayretleriyle Harem-i Şerif’e yönelik tacizlerin sayısının her geçen gün arttığına dikkati çeken Erdoğan, “Türkiye olarak bu konudaki tepkimizi ve itirazımızı her fırsatta dile getirdik. Tüm dünyanın sustuğu dönemlerde biz hakkı, hakikati ve acı da olsa doğruyu söylemekten hiçbir zaman çekinmedik. Filistinli kardeşlerimizle daima dayanışma içinde olurken bölgede gerilimi tırmandıracak, daha fazla kan akmasına yol açacak sorunları daha da derinleştirecek her türlü adımdan imtina edilmesi gerektiğini vurguluyoruz. Gazze halkının abluka sebebiyle çektikleri sıkıntıların hafifletilmesi için de ilgili kurumlarımız aracılığıyla her türlü gayreti gösterdik. Bugün de adil bir barışın kaybedeni olmaz düsturuyla hareket ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
‘Bölgede söz sahibi tüm aktörleri barışa samimiyetle katkı vermeye davet ediyoruz’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhataplarıyla yaptıkları görüşmede üzerinde en fazla durdukları hususun, Filistin meselesinin uluslararası hukuka göre çözülerek bölgenin huzura, kalıcı barışa ve istikrara kavuşması olduğunu vurguladı.
‘Türkiye gerilimin düşürülmesi için elinden geleni yapmaya hazır’
Adaleti tesis etmede geç kalındıkça maalesef bunun faturasının Filistinliler ve İsraillilerle birlikte tüm bölgenin ödediğini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti: